Dünyanın Sonundaki Sonsuzluk Akrostiş Şiiri
Dünyanın Sonundaki Sonsuzluk Akrostiş Şiir Çalışması
Daralan bir dünya köprüsü bu yol ama ilerisi geniş bir yol gibi,
Ünü dünyayı sarmış ama kendini bitirmiş şımarıksı bir serseri,
Niyedir bilinmez lakin mevzu bahis karşıdan el sallıyor bu belli,
Yalan tümcelerden önceki son sözlerimi dilim hatırlıyor çok fevri,
Ağzından aşağıya doğru döküldü bile topla bre yabancı kelimeleri,
Ne olacaksa olsun demekle müsabaka başlayacakmış o öyle dedi,
Ilgıt ılgıt essin gayrı barış rüzgarları nasiplenmelilik arzular beni,
Nihayet kapandı aradaki uçurum yolu ve yan yanayız bak başla hadi.
Soysuz birisi gibi bakma suratıma ne de olsa sen benim hayalimsin,
Onurunu satan birisi nasıl olur diye düşünüp anında icra eylediğimsin,
Neferler nefret ederken fani ırktan sen değişik ve karikatürize tiplemesin,
Umudun sonuna doğru köprü yıkılır ki sesin tıpkı sanmışlıklar prensesi,
Neden sen ve ben kaldık acaba bu ıssız mekanda ışık söner dibi sönük vadi,
Dakikada sayısız küfür yağdırırsın asit yağmurları seni kıskanır sanki,
Ayarsız huzur barikatı kalksın artık yolun sonunda siluete benzeyen hayaleti,
Kifayeti satın alabilmek kadar durudur bu kurumuş çoraklığın hüzün seli,
İğneyi kendine saplamayı unutma tek rakibim çuvaldızla bozarız bekareti.
Sapkın adımların nihayetinde ağaçların dalları o yolun önünü kapatıyor,
Orada bir zamir var uzakta diyen kör çocukların sesleri duyuluveriyor,
Nedensizliğin kitabının imza gününde birileri sadece seni arzuluyor,
Sarmaşık gibi sözlerim yalnızlığa gebe bedenimi ölümüne sarıyor,
Uzun uzadıya giden söz dizelerinden bıkmakla onlar son bulmuyor,
Zarif bir çelişki bu yolun sonuna benden aldığı umutla ışık tutuyor,
Latifelerle sana saldırdım içimdeki şeytan düellonun sonuna geliniyor,
Uzaktın ilk dizelerde bana sen ama şu anda yüzün dibimde kıpırdıyor,
Karakalem çalışması gibi karaladım doğaçlama sonu hayra yoruluyor.